bugün eskiden yazdığım bir şeyi okurken, eskiden yazdığım bir dizeyi okurken bozdum.
"olsa keşke tarihi saatsiz zamanlar"
ben her şeyin azıyım, hüzünden başka. dün ve yarın da, dünya üzerinde. bildiğim bir hikâyeyi okur gibi uyudum dün gece; bugün sonunu okudum hikâyenin ve yanılmadım. dünya üzerinde yanlış bir yerdeyim ve iyi bir yazar olmadığımı bile biliyorum. dün yarın, dünyanın bir yerinde ne zaman ne mekan, lâmekan bile kalasım kalmıyor
kimse beni avutmuyor.
"olsa keşke tarihi saatsiz zamanlar"
ben her şeyin azıyım, hüzünden başka. dün ve yarın da, dünya üzerinde. bildiğim bir hikâyeyi okur gibi uyudum dün gece; bugün sonunu okudum hikâyenin ve yanılmadım. dünya üzerinde yanlış bir yerdeyim ve iyi bir yazar olmadığımı bile biliyorum. dün yarın, dünyanın bir yerinde ne zaman ne mekan, lâmekan bile kalasım kalmıyor
kimse beni avutmuyor.
".. yazar bunları gayet iyi biliyor. yine de kahraman olarak erdemli bir kişi seçmemiştir. neden seçmediğini de söyleyebilir: çünkü artık bu zavallı erdemli kişiyi kendi haline bırakmanın zamanı gelmiştir. çünkü şu erdemli insan sözü her yerde ve her ağızda kullanılmıştır. çünkü erdemli insan, her yazarın bindiği bir binek hayvanı olmuştur. çünkü erdemli insan artık çok yorulmuştur."
YanıtlaSil