görmemeliyim, dedim, nereye kaçabilirsin, dedi, bunca ay kaçtım, dedim. sonra yağmur yağdı. yağmur yağmadan önce üç defa gördüm onu tüm adlarıyla beraber. söylemeli miyim, dedim, ne zaman, dedim, nasıl, dedim. susmadım bir erken sağnak olarak konuştum, merhaba, dedim. bir tek kelime ve hayır çok şey anlatmıyordu. hiçbirşey anlatmıyordu, bir kelimenin anlatmadıkları başımda büyüyordu. arefenin arefesinden beridir, öteye kaç kelime söyledim? görmemeliydim, gördüm, hayır aslında görmeliydim de, kaç defa daha göreceğim? söylemeli miyim? ona bilmediği ismini ve hikâyesini, yağmurun çatıda uğuldaldığı akşamdan bugüne dek ona yazdıklarımı, imkansız ve bu yüzden de ölmeyecek aşkımı, yüzünde gördüğüm hızırı, adını bilmeden geçen ayları söylemeli miyim?
birgün söyleyeceğim. kemiklerim kırılıyor susmaktan.
birgün söyleyeceğim. kemiklerim kırılıyor susmaktan.
Yorumlar
Yorum Gönder