Birinci ağustos uzağı eski bir türküyle bilmediğim bir kadim dilde, ki siz hiç bilmezsiniz (sabahların hep yedibuçuk olması hakkında) oradaydı. İkinci ağustos yakını bildiğim bir yabancıyla beraber, ki siz hep bilmezsiniz (aralıkların hep onaltısı olması hakkında) az uzaktaydı. Aralık biraz ağustostur çünkü.
Yağmursuzluğu yalanlayan aralık günüydü, salı bir aralık günüydü. Çenemin altındaki kara bir uğultuya benzeyen sakalımı, kara bir uğultuya benzediği için kestirmiştım. Büyük sözler hep keskinlik taşır çünkü.
Kılıç mesela. Mesela göz. Gözünde bulut dolaşan kadınlar kestiler beni. Kan olarak kelime yazdım ardından. Hangisi? Kim? Ben kimim? Simurg kara bir kuştu, akşamdı, ışık yoktu, bulut çoktu çünkü.
"Ne de olsa okunmayan mektuplar yazmaya usanmıyor insan." Bunu yazdığımda akşamı doğru tahminlemiş oldum. Bilmeden, yarının bilinmezliği gibi, ama ezbere bir dua olarak. İnsanın tuhaflığını yazacak olsam da bunu yazardım, güzelliğini çünkü.
Kendimi yalanlayayım sizden önce. "Dün, yarındır" demiştir bir şair elbette. Bulanık uslarda bir bulut olarak, adsız şairlerin olmayan şiirleri, şiirin nedeni yoktur çünkü.
Büyük sözler kesinliğinde, şüpheye yer bırakmadan. Keskindir, yunanlılar söylemiştir. Eflatunu mora vurarak ses çıkarmışlardır, kalabalığın gürültüsü bir şarkıdır çünkü.
Yağmursuzluğu yalanlayan aralık günüydü, salı bir aralık günüydü. Çenemin altındaki kara bir uğultuya benzeyen sakalımı, kara bir uğultuya benzediği için kestirmiştım. Büyük sözler hep keskinlik taşır çünkü.
Kılıç mesela. Mesela göz. Gözünde bulut dolaşan kadınlar kestiler beni. Kan olarak kelime yazdım ardından. Hangisi? Kim? Ben kimim? Simurg kara bir kuştu, akşamdı, ışık yoktu, bulut çoktu çünkü.
"Ne de olsa okunmayan mektuplar yazmaya usanmıyor insan." Bunu yazdığımda akşamı doğru tahminlemiş oldum. Bilmeden, yarının bilinmezliği gibi, ama ezbere bir dua olarak. İnsanın tuhaflığını yazacak olsam da bunu yazardım, güzelliğini çünkü.
Kendimi yalanlayayım sizden önce. "Dün, yarındır" demiştir bir şair elbette. Bulanık uslarda bir bulut olarak, adsız şairlerin olmayan şiirleri, şiirin nedeni yoktur çünkü.
Büyük sözler kesinliğinde, şüpheye yer bırakmadan. Keskindir, yunanlılar söylemiştir. Eflatunu mora vurarak ses çıkarmışlardır, kalabalığın gürültüsü bir şarkıdır çünkü.
Yorumlar
Yorum Gönder